Endovenöz Radyofrekans Ablasyon Nedir?

Endovenöz Radyofrekans ablasyon, venöz yetmezlikte uygulanabilen minimal invaziv tedavi yöntemlerinden biridir. Lazerle varis ameliyatından farkı, damarı kapatmak için kullanılan enerjinin türüdür. Hasta olan toplardamar içine yerleştirilen kateter ile aktarılan radyofrekans enerjisinin (Ses dalgaları) damar duvarında yarattıgı ısı ve kontraksiyon sonucunda damar büzülmekte ve kapanmaktadır.

Bu uygulama 20 milimetreye kadar olan toplardamarlar için yapılmaktadır. Tedavi sonraso iyileşme süresi oldukça kısadır ve kozmetik olarak oldukça başarılıdır. Radyofrekans Ablasyon ile ameliyatsız varis tedavisi gerek lokal anestezi, gerekse genel anestezi altında ile yapılabilmektedir. Diğer ameliyatsız varis tedavilerinde oldugu gibi, radyofrekans ablasyon tedavisinde de, hastanın uygulama sonrasında hastanede yatmasına gerek olmamaktadır.

Tedavi esnasında, yetmezlik olan varis damarlarına diz altından iğne ile girildikten sonra, ince bir radyofrekans kateteri yerleştirilip renkli doppler görüntü desteği ile segmental ablasyon (7cm) yöntemi uygulanarak 120°C enerji verilmektedir. Lazerle varis tedavisi işleminde oldugu gibi bu tedavi yönteminde de doppler USG eşliğinde uygun şekilde yapılacak tumesan anestezinin işlem başarısında önemi büyüktür. Radyofrekans Ablasyon sonrası bu damarlar tam kapanarak ince bir skar dokusuna dönüşmekte ve zaman içinde vücut tarafından absorbe edilmektedir.

RADYOFREKANS ABLASYON SONRASI NELER YAPILMALI?

Ameliyatsız radyofrekansla varis tedavisi sonrasında cerrahi kesi yapılmadığı için normal yaşama dönüş çok hızlıdır. Tedavi sonrasında; hasta bacağına varis çorabı giydirilerek servise alınır ve işlem sonrası erken dönemde mobilize olması ve yürümesi sağlanır. Genellikle işlem günü, 3-4 saatlik takip sonrası evine taburcu edilen hastanın 1. hafta doppler ultrason kontrolüne kadar varis çorabı giyilmesi önerilir. Bu yöntem ile tedavi edilen hastalar bir gün sonra normal aktivitelerine ve iş yaşamlarına dönebilmekte ve ağrı kesici yada pansuman ihtiyacı duymamaktadırlar.

RADYOFREKANS ABLASYONUN AVANTAJLARI NELERDİR?

Endovenöz radyofrekans ablasyon ile varis tedavisinin klasik cerrahi yönteme göre birçok avantajı vardır. Ses dalgaları kullanarak uygulanan Endovenöz radyofrekans ablasyon öncelikle lokal anestezi altında yapılabilmektedir. İşlem ortalama 45 dakika sürmekte, hasta 3-4 saat odasından dinlendikten sonra varis çorabı eşliğinde yürüyerek evine gönderilebilmektedir.

Klasik cerrahiye nazaran daha az ağrı ve morluk gözlenmesi, kanama ve yara izi olmaması ve neredeyse hiç infeksiyon olmayışı bu minimal invaziv yöntemin en önemli avantajlarıdır. İşlem sonrası hasta hareketlerinde herhangi bir kısıtlama gerekmemektedir. Tüm dünyada heryıl yüzbinlerce hasta bu ameliyatsız tedavi yöntemleri ile tedavi edilmektedir. Radyofrekans ile varis tedavisinde, işlemin başarısı deneyimli ellerde %94-95 gibi çok yüksek bir orandadır. Bu yöntem varis yakınması olan hastaların nerdeyse tamamına uygulanabilmektedir.

Endovenöz radyofrekans tedavisinin kontrendikasyonları, yan etkileri, başarı oranları ve işlem sonrası normal yaşama dönüş süreleri lazerle varis tedavisi ile benzerdir. Başarı için iyi hasta seçimi ve Doppler ultrason ile iyi görüntüleme çok önemlidir.

Genel olarak, hamilelere, bacak atardamar tıkanıklığı olanlara, immobil hastalara, genel durumu bozuk yada demansif hastalara, kanama veya tromboza eğilim yaratan hastalıgı olanlara lazerle varis tedavisi uygulanmaz.

Paylaş: