Yiyecekler ve içecekler yolu ile vücuda alınan su, sindirim sisteminde emildikten sonra kana geçer. Kan dolaşımı ile vücuda dağılır ve kılcal damarlardan dışarı çıkarak doku sıvısını oluşturur. Hücre içinde bazı kimyasal reaksiyonlara katıldıktan sonra hücre dışına çıkar ve tekrar doku sıvısına dönüşür. Dokulardan kan dolaşımına katılır. Kan dolaşımı aracılığı ile böbreklere gelerek önemli bir kısmı idrar olarak vücut dışına atılır. Vücuttaki suyun bir kısmı ise deri, solunum ve sindirim sistemi vasıtasıyla kullanılıp atılır.
Derin ven trombozu yani toplardamarların pıhtı ile tıkanması hastalığının en önemli nedenlerinden biri vücudun susuz kalması (dehidratasyon) ve kanın koyulaşmasıdır. Koyulaşan kan, tahmin ederseniz ki, zaman içinde zaten düşük basınçla çalışan toplardamar kan sisteminde dolaşımın tamamen durmasına neden olur ve damar tıkanır. Damarın tıkanmasıyla da bacakta şişlik, şiddetli ağrı, renk değişikliği ve hassasiyet gibi semptomlar başlar. Eğer bu pıhtıdan kopan bir parça kan dolaşımı ile akciğere taşınır ve akciğer atardamarını tıkarsa Akciğer embolisi gelişir, hastada ciddi nefes darlığı, göğüs ve sırt ağrısı, çarpıntı ve hava açlığı semptomları ortaya çıkar.
Yaz ayları ve özellikle ramazanda oruç tutmak konusu, geçen haftaki yazımda da da belirttiğim gibi şu günlerde en çok karşılaştığım soru. Biliyoruz ki yaz aylarında sıcak havalara bağlı terleme ile sıvı kaybı çok fazla ve susuz kalan vücutta en önemli değişiklik kanın koyulaşmasıdır. Medikal takip altında kan sulandırıcı kullanan hastalarımıza en önemli önerilerimiz bu aylarda günde 2.5 litrenin altında olmamak şartıyla su içilmesi, bol hareketli olunması, direk güneş ışınlarından uzakta, serin yerlerde bulunulmasıdır. Bu aylarda kanın sulanma oranını ölçen, kan testleri daha sık yapılmalı ve daha dikkatli incelenmelidir, çünkü kanın yoğunluğunun artmasıyla paralel bağlı ilacın etkisi değişmekte ve aynı kan sulanma oranını sağlamak için daha fazla ilaç kullanılmasına gerek olmaktadır. İşte bu nedenlerle derin ven trombozu geçirmiş ve kan sulandırıcı tedavisi süren hastalarımızın ilk yıllarda oruç tutmak konusunda mutlaka kendi doktorları ile görüşmeleri gerekmektedir.
Bu site sağlık hizmeti vermemektedir, kişileri bilgilendirmek ve site sahibi hakkında bilgi vermek amacı ile hazırlanmıştır. Sitedeki bilgiler hastalıkların tanı veya tedavisinde kullanılmak üzere verilmemiştir. Tanı ve tedaviler mutlaka bir hekim tarafından yapılması gereken işlemlerdir. Site içeriğinin bir şekilde tanı ve tedavi amacıyla kullanımından doğacak sorumluluk ziyaretçiye aittir!
Tüm Hakları Saklıdır © 2024 Prof. Dr. Mert Dumantepe